TÜRKÇENİN TARİHİ GELİŞİMİ

  1. ESKİ TÜRKÇE:

6.ve 13. yy.lar arasında konuşulan Türkçedir. Türkçenin yabancı etkilere en kapalı dönemidir. Türkçe henüz bir bütündür. Doğu ve batı olarak ayrılmamıştır. Köktürk, Uygur ve Karahanlı metinleri bu dönemde yazılmıştır.

Eski Türkçeden sonra başlayan Orta Türkçe devri, Türklerin yeni yazı dillerini meydana getirdikleri bir dönemdir. Bu devirde Türkler batıda Anadolu’ya kuzeyde Karadeniz’in kuzeyi ile batı kısmına kadar yayıldı. Bu devirde Türkçe, Kuzey-doğu Türkçesi ve Batı Türkçesi adı ile ikiye ayrılmıştır.

  • BATI TÜRKÇESİ:

Orta Asya’dan batıya doğru yayılan Batı Türklerinin kullandığı dildir. 13. yy.dan günümüze kadar gelişmiştir. Hazar Denizi’nin güneyinden geçerek batıya gelip yerleşen Oğuz Türklerinin yazı dilidir. Diğer yazı dillerine göre daha çok gelişme göstermiştir. Batı Türkçesi; Eski Anadolu Türkçesi, Osmanlı Türkçesi ve Türkiye Türkçesi olarak üç devreye ayrılır. Türkiye, Azerbaycan, Türkmenistan, Gagavuz Türkçesi Batı Türkçesine örnektir Batı Türkçesi üç evreden geçmiştir:

  1. Eski Anadolu Türkçesi: Batı Türkçesinin ilk devresidir. 13.-15.yy arasında konuşulmuştur. Eski Türkçenin izlerini taşır. Selçuklular, Anadolu Beylikleri ve ilk Osmanlı bu devre girmektedir. Dede Korkut Hikâyeleri bu dönemde oluşmuştur.
  • Osmanlı Türkçesi: Batı Türkçesinin ikinci devresidir. Türkçe Osmanlı Devletinin sınırları içinde, Hazar’dan Orta Avrupa ‘ya, Kırım’dan Afrika’ya kadar geniş bir sahaya yayılmıştır. 16.yy.dan 20.yy.ın başına kadar devam etmiştir. Türkçe bu devrede yabancı dillerden pek çok kelime ve gramer şekilleri almıştır. Arapça ve Farsçanın yoğun etkisi altındadır. Fuzuli, Baki, Medim, Şeyh Galip bu dönemde yazan en önemli isimlerdendir.
  • Türkiye Türkçesi: Batı Türkçesinin üçüncü ve son evresidir. 1908 Meşrutiyeti ile başlayan ve günümüzde de varlığını sürdüren bir yazı dilidir. Genellikle “Yeni Lisan Hareketi” bu dönemin başlangıcı kabul edilir. Türkçe, yabancı gramer şekillerini bırakmış ve kendi yatağında akmaya başlamıştır. Bu devrin temelinde, İstanbul konuşmasının esas alındığı bir yazı dili vardır. Türkiye Türkçesinin gelişmesi içinde Yeni Lisan Hareketi’nden sonra en geniş çalışma Dil İnkılabı’ dır. 1928’de Latin alfabesinin kabulü 1932’de Mustafa Kemal Atatürk tarafından Türk Dili Tetkik Cemiyeti (Türk Dil Kurumu)’nin kuruluşu bu hareketin önemli halkalarıdır.
  • KUZEY-DOĞU TÜRKÇESİ

Orta Asya’da ve Hazar’ın kuzeyinde yaşayan Türklerin, Eski Türkçeden sonra kullandıkları yazı dilidir. İkiye ayrılır:

  1. Kuzey Türkçesi: 15.yy.dan günümüze kadar gelen ve Kuzey Türklerinin kullandıkları yazı dilidir. Temeli Kıpçak şivesidir. Bu nedenle Kıpçakça veya Tatarca olarak da bilinir.
  2. Doğu Türkçesi: Orta Asya Türkleri tarafından kullanılan ve günümüze kadar gelen Türkçedir. Doğu ve Batı Türkistan şivesine dayanan Doğu Türkçesi “Çağatayca” olarak bilinir. Ali Şir Nevai , bu şiveyle yazar.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir